Öncelikle yeni yılın ülkemize ve tüm insanlığa hayırlara vesile olmasını diliyorum. Yeni bir yıl, yeni umutlar, yeni heyecanlar demektir. Evet umut etmek güzeldir ve yitirilmemesi gereken önemli bir duygudur ancak yeni bir yıla girerken sadece umut etmek yeterli değildir. Bitirilen yılın muhasebesini ve kritiğini yapmak da önemlidir. Çünkü nelerle karşılaşacağımızı bilemediğimiz kocaman bir yıl bizi beklemektedir. “Tarih tekerrürden ibarettir” sözünü unutmadan bitirmek üzere olduğumuz yıl içerisinde istemeden de olsa yaptığımız yanlışlardan dersler alabilmeli, tertemiz bir sayfa gibi önümüze serilen yılda aynı hataları tekrar etmemeye özen göstermeliyiz.

Ailem ve ben yeni yıla nasıl giriyoruz? Yeryüzünde mutluluk ve huzurun ilk adresi olarak gördüğüm “aile” benim için çok önemlidir. Bu nedenle yeni yıla evimde ve ailemle birlikte giriyorum. Birlikte yenilen yemekten sonra yapılan hoş sohbetler ve saat tam 12:00’de annemin dualarıyla yeni bir yıla girmek bana huzur ve mutluluk veriyor. Ne ile karşılaşacağımızı bilemediğimiz bir yıla girerken çılgınca eğlenmek komik geliyor ama kişilerin tercihlerine saygı duyuyorum. Ancak bu tür eğlence tarzını seçenlerin kendi sağlıklarını tehlikeye atacak şekilde eğlenmelerinin getiri ve götürülerini iyi hesaplamaları gerektiğine inanıyorum. Örneğin yeni yıla girerken alkol komasından yaşamını yitiren insanlara rastladığımız gibi araç kullanamayacak halde aracının başına geçerek kendisini ve çevresini tehlikeye atan trafik canavarlarına da rastlıyoruz. Lütfen kendi özgürlüğümüzün bittiği yerde başkalarının özgürlüğünün başladığını unutmadan hareket edelim, kendimize ve çevremize zarar vermeden eğlenelim.

Ayrıca, bizleri nelerin beklediğini bilemediğimiz bir zaman dilimini karşılarken çılgınca eğlenmek yerine bitirilen yılın kritiğinin yapılması gerektiğine inanıyorum ve bu nedenle kendi kendime sorular soruyorum. Nasıl bir yıl geçirdim? Manevi olarak kazancım veya kayıplarım nelerdir? Verimli bir yıl geçirdiğime inanıyor muyum? Yitirdiğim veya kazandığım akraba, dost ve arkadaşlarım kimlerdir? Onlar için neler yapabildim? Koca bir yılı boş mu yoksa dolu mu geçirdim? Evet hepimiz kendimize bu tarz sorular sorabiliriz ve bitirilen yılın muhasebesini yani kritiğini yapabiliriz. Bu soruları daha da çoğaltabiliriz fakat sorulması gereken her soru kişiye özeldir ve herkes kendi sorularını bulup kendisine sormalıdır. Sonuç olarak, sorulara verilen cevaplarımız nasıl bir yıl geçirdiğimizin aynası olacaktır.

Güzel bir fıkra ile bitirmek istiyorum.

Adamın biri akıl hastanesini ziyareti sırasında Doktora sorar. Bir insanın akıl hastanesine yatıp yatmayacağını nasıl belirliyorsunuz? Doktor cevap verir. Bir küveti su ile dolduruyoruz. Sonra hastaya üç şey veriyoruz. Bir kaşık, bir fincan ve bir kova. Sonra da kişiye küveti nasıl boşaltmayı tercih ettiğini soruyoruz. Siz ne yapardınız? Adam: OOO ! Anladım. Normal bir insan kovayı tercih eder. Çünkü kova kaşık ve fincandan büyük.

LÜTFEN, AŞAĞIDAKİ YAZIYI OKUMADAN CEVAP VERİN, SİZLER NE YAPARDINIZ?

Hayır, der doktor. Normal bir insan küvetin tıpasını çeker.

Not: Akıl, bize sunulanlar dışında çözüm bulmaktır.

Her şey gönlünüzce olsun. MUTLU YILLAR.